Rusya: Putin ve Trump’ın Alaska’daki zirvede vardığı anlaşmalara bağlıyız
Lavrov, Rusya’yı ziyaret eden Etiyopya Dışişleri Bakanı Gedion Timotheos ile başkent Moskova’da bir araya geldi. Toplantının sonunda iki bakan basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Lavrov, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de Rusya Devlet Başkanı Putin ile ABD Başkanı Trump arasında yapılması planlanan zirvenin hazırlık sürecine değindi.
Dün Amerikalı mevkidaşı Marco Rubio ile telefon görüşmesi yaptığını hatırlatan Lavrov, şunları söyledi: “Alaska’daki zirvede ve telefon görüşmelerinde Putin ile Trump arasında varılan anlaşmalara uygun hareket etme kararlılığımızı teyit ediyoruz.” dedi.
Rubio ile mevcut durumu ve Trump’ın Budapeşte’de yapmayı önerdiği zirve hazırlıklarını görüştüklerini kaydeden Lavrov, şöyle konuştu: “Zirvenin yeri söz konusu değil. Ancak ortaya çıkan durumda, yeri de önemli. Çünkü Avrupa Birliği’ni (AB) egemen devletler birliği olarak görmek istemeyen ve Brüksel bürokrasisi içindeki tüm sorunları çözmek isteyenler olumsuz bir atmosfer yarattı. Ancak,” Önemli olan yeri ve zamanı değil, Anchorage’da ulaşılan hedeflerdir.” Bu yönde nasıl hareket ettiğimiz önemli” dedi. dedi.
Lavrov, Rubio ile temasları sürdürme konusunda anlaştıklarını söyledi.
“Ukrayna’da sürdürülebilir barış formülüne bağlılığımızı sürdürüyoruz”
CNN’in Beyaz Saray yetkililerine dayandırdığı haberinde “Putin-Trump zirvesinin ertelendiği” iddiasına ilişkin Lavrov, şunları kaydetti: “Rusya’nın, Putin ve Trump’ın Alaska’daki zirvesinde varılan anlaşmalara ilişkin tutumunu değiştirmediğini resmen teyit etmek isterim. Trump, anlamsız bir ateşkese değil, uzun süreli ve sürdürülebilir bir barışa ihtiyaç olduğunu söyledi. Uzlaşmalar da buna dayalı olacaktır. İşte bu. Biz bu anlaşmaya sadık kalacağız.” formül. “Bunu Rubio ile telefon görüşmemizde doğruladım.” dedi.
Washington’dan “düşmanlıkların derhal durdurulması gerektiği” yönünde açıklamalar duyduğunu iddia eden Lavrov, “Durmak istiyorsak bu sorunun temel nedenlerini unutmuş olacağız. ABD yönetimi, Trump’ın iktidara gelmesinden sonra bu nedenleri net bir şekilde anladı ve dile getirdi.” dedi.
Ukrayna’nın herhangi bir ittifaka katılmaması, tarafsız olması, nükleer silaha sahip olmaması, Rus ve Rusça konuşan vatandaşların haklarını garanti altına alması gerektiğini vurgulayan Lavrov, bu konu üzerinde çalışmaya devam etme isteğini dile getirdi.
Lavrov, Avrupa’nın Ukrayna’da koşulsuz ateşkesten yana olduğunu ve bu konuda Amerikan yönetimini ikna etmeye çalıştığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky’nin Avrupalı liderlerinin yaptığı da budur. Bu yaklaşım, Trump ve Putin’in Anchorage’da temel nedenlere odaklanma konusunda mutabakata vardıkları şeye aykırıdır. Acil bir ateşkes, Ukrayna’nın büyük bir kısmının Nazi yönetimi altında kalacağı anlamına gelir. Burası, dünyada Rus dilinin yasal olarak yasaklandığı tek yer olacaktır.”
Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski’nin, Trump ile Macaristan’da yapacağı zirveye giderken Putin’e ülkesinin hava sahasını geçmemesi yönündeki uyarısına ilişkin Sergey Lavrov, “Polonyalılar artık terör eylemleri gerçekleştirmeye hazır.” dedi. dedi.
Bakan Lavrov, Ukrayna krizine ilişkin dengeli bir politika izlediği için Etiyopya’ya şükranlarını dile getirdi.
“Enerji alanında ülkemizin bölgedeki konumunu güçlendirmeyi hedefliyoruz”
Rusya ile ilişkileri değerlendiren Etiyopya Dışişleri Bakanı Timotheos, “İkili ticaret hacmi artıyor ancak bu alanda daha fazlasını yapabiliriz. Potansiyeli değerlendirebileceğimiz birçok alan var.” dedi.
Etiyopya’da nükleer santral inşasına ilişkin anlaşmanın imzalandığını hatırlatan Timotheos, amacın ülkesinin enerji alanında bölgedeki konumunu güçlendirmek olduğunun altını çizdi.
